IŞID ne yaptı ne yapmalıydı?

Bismihi Teala
Allah’a hamd Resulüne Salat ve Selam olsun.
Kendini türkçe ismiyle Irak Şam İslam Devleti olarak tanıtan kısa adıyla IŞİD; İslam adına ortaya çıkan, İslam adına birçok icraata imza atan ama yaptıklarının bir çoĝunun islam ile baĝdaşmadıĝını biliyoruz görüyoruz.
Her zaman söylüyorum bütün cemaat, örgüt ve partilerin tabanında çok samimi, dürüst, davasını seven ve inandıĝı dava uĝruna seve seve ölüme giden insanlar vardır ama onlara yanlış işler yaptıran, samimiyetten, dürüstlükten, doĝruluktan uzaklaştıran örgüt ve partilerdeki idareciledir.
Birçok islami, sosyalist v.s. örgüt ve cemaatlerde olduĝu gibi IŞİD içinde de çok samimi müslüman insanların varlıĝına inanıyorum, ancak örgütü ellerinde bulunduran güçler onları uygun yerde kullanmıyor. Amacından uzaklaştırarak hizmet yerine birçok tahribat yaptırırlar.

Bunun örnekler çoktur. Bir bakarsınız bir örgüt çıkar, baĝımsız bir devlet savunur, savaç, katliam, sürgün, hicret, yakma, yıkma, hapis, işkence, açlık v.s. her türlü perişanlık yaşanır sonra bakarsınız aynı örgüt sözde işgalcı devletin faşistlerinden daha çok işgalcı devletin birliĝini savunmaya başlar. Bir örgüt çıkar, islamdan bahseder, öze yani devri saadete döneceĝini iddia eder, sonraki saltanatın, keyfi uygulamaların kaldırılacaĝını söyler, Allah’a ve Resulüne dönüleceĝini ahdeder, sevinirsiniz, din yeniden hurafeden, yanlışlardan temizlenir diye, ama bir bakarsınız aynı örgüt, ebu cehillerin, yezidlerin, günümüz firavunlarının yapamadıkları tahribatı yaparlar, müslümanı öldürürler, malını mülkünü talan ederler!

Kısacası bir güc eĝer amacından uzaklaşır, kontrolden çıkarsa çok tehlikeli olur!.. Dün desteklediĝiniz, arkasında dua ettiĝiniz bu gücün yok olması için elinizden geleni yapar, beddualarınızı eksik etmezsiniz.

IŞİD iyi bir müslüman örgüt ve devlet olabilirdi, ama tam tersine islama ve müslümanlara belki bin yıldır yapılmayan kötülüĝü yaptı!..

IŞİD Suriye’de; halkın Esad’ın zülmüne dayanamayarak ayaĝa kalktıĝı ve hemen hemen bütün dünyadan destek gördüĝü bir zamanda ortaya çıkıp adını duyurdu. Savaşını siyasetini islama göre yapmalıydı.

IŞİD Esad’a karşı olan bütün gruplarla ortak bir mücadele yürütmeliydi, ne Esad askerlerinin ne de muhaliflerinin yaptıĝı gibi cinayetler, katliamlar, işkenceler yapmamalıydı. Ama IŞİD hepsinden daha çok zalim davrandı, yaktı yıktı öldürdü hem de hunharca, hem de sadece savaşanları deĝil, Esad’ın elinde olan yerleşimlerde de katliam yaptı, onlarca yıl Esad’ın zülmünde inim inim inliyen müslüman halkı savunacaĝına onları esir aldı, köle yaptı, cariye yaptı, malını ganimet saydı, eli silah tutan erkekleri kurşuna dizdi, kimisini sopayla, kimisini asarak, kimisini yakarak, kimisini suya atarak v.s. akla gelmedik işkence türleriyle öldürdü, yoketti, insanların kalbine korku saldı, insanları islamdan uzaklaştırdı v.s.!

IŞİD öte taraftan muhalif gruplarla da savaştı, hatta müslüman örgütlerle de savaştı, Esad’a karşı savaşan bu islami grupları munafık saydı, katlini vacip gördü ve onları da hunharca öldürdü.

IŞİD’ın en büyük hatası ise en umulmadık bir anda (kürdlere saldırmayacaĝız sözü vermesine raĝmen) Kurdistan’a saldırması oldu. Sınırdaki sayılı peşmergenin azlıĝından ve gafletinden yararlanarak Kurdistan topraklarına girdi, Şengal’ı Mahmur’u ele geçirdi, yüzlerce kürdü öldürdü kızını, karsını esir alıp götürdü, erkeklerini öldürdü. Bakara Suresinin 256. Ayetinin (*) tersine Yezidileri zorla müslüman yapmaya kalktı, yoksa hepsini öldüreceĝini söyledi, oysa dinde zorlama yoktu, istiyen inanır istiyen inanmazdı, hatta mümin olmayanların İslam’ın hükümlerini yerine getirmek zorunda olmadıĝını unuttu, zira islamın emirleri ancak müminleri baĝlar. (ilerde bu konulara döneceĝiz inşallah)

IŞİD’ın büyük hatalarından biri de yaptıklarının yanlarında kalacaĝını sanmasıydı? Dünyanın onların bu barbarlıĝına seyirci kalacaĝını sanmalarıydı. Ne oldu?

IŞİD gerilemeye başladı günden güne zayıflıyor, böyle devam ederse kendilerine ençok yardım eden, sınırlarını açan, hastalarını ve yaralılarını tedavi eden devletler bile onlara karşı savaşmak zorunda kalacaklar ve IŞİD bir gün ortadan yok olur kendilerine verilen taşeronluk rolü bitince.

Oysa IŞİD Suriye muhalifleriyle birleşip Esad’ı devirebilirdi, oraya bütün dünyanın hayretle, saşkınlıkla hayran olacaĝı islami adaleti tesis edebilirdi. İslamın ve islami idarenin ne kadar adil, musamahalı, iyi, güzel bir sistem olduĝunu ortaya koyabilirdi. İnsanlar zaten fıtrat icabı islami yönetime meyyaldır. Bu güzel sistemi görünce her müslüman buna özenir ilahi adalet her yere yayılabilirdi. Ama şimdi IŞİD’ın içinde samimi müslümanların varlıĝına raĝmen yaptıkları şen’i, zalimane eylem ve icraatlarından dolayı müslümanların islamdan soĝumasına hatta kimilerin islamı terketmesine ve müslüman olmayanların ise müslümanlara karşı nefretle kinle dolmalarına sebep oldu.

En büyük zarar ise; “Islama gerçekten gönül veren ve İlayı Kelimetullah için seve seve malını canını hibe edecek kadar samimi müslüman kardeşlerimizin “İSLAM DEVLETİNİ” kuracaĝız yalanıyla dünyadan toplayıp Suriye ve Irak’ta imha edilmeleri oldu. Dünya IŞİD sayesinde radikal müslümanlardan temizlendi, islami sistem bir başka bahara kaldı, aĝlar mısınız güler misiniz bu da size kaldı.

Selam ve dua ile

M. Nureddin Yekta
13.09.2014

(*) Dinde zorlama yoktur. Artık doğrulukla eğrilik birbirinden ayrılmıştır. O halde kim tâğutu reddedip Allah’a inanırsa, kopmayan sağlam kulpa yapışmıştır. Allah işitir ve bilir. Bakara/256

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir